Seçimlerin üzerinden henüz 3-5 gün geçti ancak hükümet kurulması yönünde atılan ya da atılacak adımlar konusunda netlik yok… Hatırlarsanız, Türkiye’de ‘yönetimde istikrar’ gerekçesiyle küçük partilerin önüne engel olarak konulan ve yıllardan beri düşürülmesi tartışılan yüzde 10 seçim barajı resmen patladı.
Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP), güçlü olduğu doğu ve güneydoğudan hızlı adımlarla çıkarak Türkiye partisine dönüşme süreci tamamlandı gibi… HDP’nin Türkiye’nin hemen her bölgesinden oy alarak yüzde 10 barajını aşması, iktidar partisi AKP’yi vurdu. AKP, tarihinin en büyük yenilgisiyle karşı karşıya kaldı. Ne tek başına iktidar ne de koalisyon ortağı olma şansını yakalayacak gibi duruyor…
7 Haziran 2015 seçim sonuçlarına göre, Türkiye’de yeni bir siyasi tablo ile karşı karşıyayız… Yıllardan beri yüzde 3’e ya da 5’e indirilmesi veya tamamen kaldırılması tartışılan seçim barajı da, “kendilerine koruma sağladığı” için sesini çıkarmayan büyük partilere zarar verdi. HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş da yaptığı açıklamada “Bizi engellemek için korudukları, üzerinde tartışma dahi yaptırmadıkları seçim barajı, kendilerini vurdu” dedi. Televizyon kanallarındaki tartışma ve açık oturumlarda varsa yoksa HDP. Demek ki Selahattin Demirtaş yabancıların deyimiyle ‘Kürt Obama’ rolüne bürünmüş durumda.
Milletvekili Genel Seçim sonuçları, hem partilerin hem de liderlerin 2011 genel seçimlerine kıyasla başarı ve başarısızlıklarının fotoğrafını da ortaya koydu. AKP, seçimin en çok oy kaybeden partisi durumunda. CHP, 2011 seçimlerindeki oyunu kıl payı korurken, HDP oylarını 6.39, MHP ise 3.52 puan artırdı.
HDP’nin aldığı oy artık altın değerinde. Atılacak her adımda artık Demirtaş’ın, İmralı ve Kandil’in açıklamalarına kulak kabartılacak, bazı alanlarda yan yana oturmak icap edecek.
Resmi olmayan sonuçlara göre, 13 yıl tek başına iktidar olan AKP’nin 2011 genel seçimlerinde yüzde 49.95 olan oyu yüzde 40.70’e düştü. AKP’nin oyu 9.25 puan geriledi. Aldığı vekil sayısı 327’den 255’e düşen AKP, 2011’e göre 72 sandalye kaybetti. Başbakan Ahmet Davutoğlu, girdiği ilk genel seçimde partisine en çok oy kaybettiren lider oldu. “Halkla Buluşma” adı altında mitingler düzenleyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın desteği de dikkate alındığında, AKP seçimin “çifte kaybedeni” unvanına kavuştu.
AKP’nin oy oranındaki düşüşte, hem HDP’ye hem MHP’ye hem de SP ile BBP’nin kurduğu milli ittifaka oy kaptırması etkili oldu. Daha önceki seçimlerde bu partiye oy veren muhafazakar Kürtlerden bir bölümünün bu kez HDP’yi tercih ettiği ortaya çıktı. Orta Anadolu’daki “rahatsız” seçmenin de bu kez AKP yerine MHP’yi tercih ettiği apaçık ortada.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ekonomik vaatleri ve farklı seçim kampanyasına rağmen oy toplamında ilerleme kaydedemedi. Yüzde 0.5’lik bir farkla CHP, 2011’deki oyunu korudu. CHP, özellikle büyük kentlerde HDP’ye kayan seçmeni, yeni projeleri ve vaatlerle gelen diğer seçmenle telafi etti. Oy oranında önemli değişim olmayan CHP, önceki seçime göre üç milletvekili kaybetti. Vekil sayısı 135’ten 132’ye düştü. CHP’nin 2011’de yüzde 25.94 olan oyu, yüzde 25.17’de kaldı. Bu sonuçlar kendisine yüzde 35 hedef koyan Kılıçdaroğlu’nu da istediği başarıya götüremedi. Belki de çok yakında ‘koltuk kapışması’ kapıda!
2011’de yüzde 12.98 oy alan MHP, bu seçimlerde oyunu yaklaşık 3.52 puan artışla yüzde 16.50’ye çıkardı. MHP’nin yükselişinde çözüm süreci karşıtlığı ile AKP’den memnuniyet duymayanların etkisi oldu. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, yıllardan beri değişmeyen politikalarıyla yüzde 18 hedefine ulaşamasa da HDP’den sonra seçimin başarılı ikinci partisi oldu. Partinin sessiz çoğunluğu için Devlet Bahçeli artık değişmeli…
2011 seçimlerine bağımsız listelerle giren ve Meclis’te Barış ve Demokrasi Partisi olarak grup kuran Kürt hareketi, 4 yıl gibi kısa bir sürede farklı bir noktaya evrilerek, Türkiye’de tüm dengeleri alt üst etti… BDP destekli bağımsızlar grubu 2011’de yüzde 6.58 oy oranıyla 35 milletvekiline sahipti. Hareketin eş başkanlığını yürüten Selahattin Demirtaş, Cumhurbaşkanlığı seçiminde bölge milletvekilliğinden çıkarak Türkiye’yi kapsayan dönüşümünü genel seçimde güçlendirdi. İlk kez parti olarak seçime giren HDP, riskli tercihinden başarıyla çıktı.
Türkiye’de artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Y. Can TOPAKTAŞ
Halkın tercihleri değişti
Seçimlerin üzerinden henüz 3-5 gün geçti ancak hükümet kurulması yönünde atılan ya da atılacak adımlar konusunda netlik yok… Hatırlarsanız, Türkiye’de ‘yönetimde istikrar’ gerekçesiyle küçük partilerin önüne engel olarak konulan ve yıllardan beri düşürülmesi tartışılan yüzde 10 seçim barajı resmen patladı.
Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP), güçlü olduğu doğu ve güneydoğudan hızlı adımlarla çıkarak Türkiye partisine dönüşme süreci tamamlandı gibi… HDP’nin Türkiye’nin hemen her bölgesinden oy alarak yüzde 10 barajını aşması, iktidar partisi AKP’yi vurdu. AKP, tarihinin en büyük yenilgisiyle karşı karşıya kaldı. Ne tek başına iktidar ne de koalisyon ortağı olma şansını yakalayacak gibi duruyor…
7 Haziran 2015 seçim sonuçlarına göre, Türkiye’de yeni bir siyasi tablo ile karşı karşıyayız… Yıllardan beri yüzde 3’e ya da 5’e indirilmesi veya tamamen kaldırılması tartışılan seçim barajı da, “kendilerine koruma sağladığı” için sesini çıkarmayan büyük partilere zarar verdi. HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş da yaptığı açıklamada “Bizi engellemek için korudukları, üzerinde tartışma dahi yaptırmadıkları seçim barajı, kendilerini vurdu” dedi. Televizyon kanallarındaki tartışma ve açık oturumlarda varsa yoksa HDP. Demek ki Selahattin Demirtaş yabancıların deyimiyle ‘Kürt Obama’ rolüne bürünmüş durumda.
Milletvekili Genel Seçim sonuçları, hem partilerin hem de liderlerin 2011 genel seçimlerine kıyasla başarı ve başarısızlıklarının fotoğrafını da ortaya koydu. AKP, seçimin en çok oy kaybeden partisi durumunda. CHP, 2011 seçimlerindeki oyunu kıl payı korurken, HDP oylarını 6.39, MHP ise 3.52 puan artırdı.
HDP’nin aldığı oy artık altın değerinde. Atılacak her adımda artık Demirtaş’ın, İmralı ve Kandil’in açıklamalarına kulak kabartılacak, bazı alanlarda yan yana oturmak icap edecek.
Resmi olmayan sonuçlara göre, 13 yıl tek başına iktidar olan AKP’nin 2011 genel seçimlerinde yüzde 49.95 olan oyu yüzde 40.70’e düştü. AKP’nin oyu 9.25 puan geriledi. Aldığı vekil sayısı 327’den 255’e düşen AKP, 2011’e göre 72 sandalye kaybetti. Başbakan Ahmet Davutoğlu, girdiği ilk genel seçimde partisine en çok oy kaybettiren lider oldu. “Halkla Buluşma” adı altında mitingler düzenleyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın desteği de dikkate alındığında, AKP seçimin “çifte kaybedeni” unvanına kavuştu.
AKP’nin oy oranındaki düşüşte, hem HDP’ye hem MHP’ye hem de SP ile BBP’nin kurduğu milli ittifaka oy kaptırması etkili oldu. Daha önceki seçimlerde bu partiye oy veren muhafazakar Kürtlerden bir bölümünün bu kez HDP’yi tercih ettiği ortaya çıktı. Orta Anadolu’daki “rahatsız” seçmenin de bu kez AKP yerine MHP’yi tercih ettiği apaçık ortada.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ekonomik vaatleri ve farklı seçim kampanyasına rağmen oy toplamında ilerleme kaydedemedi. Yüzde 0.5’lik bir farkla CHP, 2011’deki oyunu korudu. CHP, özellikle büyük kentlerde HDP’ye kayan seçmeni, yeni projeleri ve vaatlerle gelen diğer seçmenle telafi etti. Oy oranında önemli değişim olmayan CHP, önceki seçime göre üç milletvekili kaybetti. Vekil sayısı 135’ten 132’ye düştü. CHP’nin 2011’de yüzde 25.94 olan oyu, yüzde 25.17’de kaldı. Bu sonuçlar kendisine yüzde 35 hedef koyan Kılıçdaroğlu’nu da istediği başarıya götüremedi. Belki de çok yakında ‘koltuk kapışması’ kapıda!
2011’de yüzde 12.98 oy alan MHP, bu seçimlerde oyunu yaklaşık 3.52 puan artışla yüzde 16.50’ye çıkardı. MHP’nin yükselişinde çözüm süreci karşıtlığı ile AKP’den memnuniyet duymayanların etkisi oldu. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, yıllardan beri değişmeyen politikalarıyla yüzde 18 hedefine ulaşamasa da HDP’den sonra seçimin başarılı ikinci partisi oldu. Partinin sessiz çoğunluğu için Devlet Bahçeli artık değişmeli…
2011 seçimlerine bağımsız listelerle giren ve Meclis’te Barış ve Demokrasi Partisi olarak grup kuran Kürt hareketi, 4 yıl gibi kısa bir sürede farklı bir noktaya evrilerek, Türkiye’de tüm dengeleri alt üst etti… BDP destekli bağımsızlar grubu 2011’de yüzde 6.58 oy oranıyla 35 milletvekiline sahipti. Hareketin eş başkanlığını yürüten Selahattin Demirtaş, Cumhurbaşkanlığı seçiminde bölge milletvekilliğinden çıkarak Türkiye’yi kapsayan dönüşümünü genel seçimde güçlendirdi. İlk kez parti olarak seçime giren HDP, riskli tercihinden başarıyla çıktı.
Türkiye’de artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.